Zamanaşımı, belirli bir süre içinde kullanılmadığında bir hakkın ya da alacağın hukuki olarak talep edilemez hale gelmesi anlamına gelir. Ancak, bazı durumlar zamanaşımı sürecini durdurabilir veya askıya alabilir. Bu durumlar, zamanaşımını durduran sebepler olarak adlandırılır ve alacaklının haklarının korunmasında önemli bir rol oynar. Zamanaşımını durduran sebepler, alacaklının alacağını tahsil etme şansını artırır ve hakkın zamanaşımına uğramasını önler.
Zamanaşımını durduran sebeplerden biri, alacaklının alacağını resmi olarak talep etmesidir. Bu, genellikle bir dava açma veya icra takibi başlatma şeklinde gerçekleşir. Alacaklının hakkını resmi yollardan talep etmesi, zamanaşımı sürecini durdurur ve bu süreç, hukuki işlemin sonuçlanana kadar askıya alınır.
Bir diğer önemli durdurma sebebi ise, borçlunun borcu kabul etmesidir. Borçlunun, borcu yazılı veya sözlü olarak kabul etmesi veya borcun bir kısmını ödemesi, zamanaşımı sürecini durdurabilir. Bu durumda, borçlunun eylemi, alacağın varlığını ve geçerliliğini kabul ettiği anlamına gelir ve bu, zamanaşımı sürecini yeniden başlatır.
Zamanaşımı sürecini durduran bir diğer sebep de, taraflar arasında yapılan anlaşmalardır. Alacaklı ile borçlu arasında yapılan ve borcun ödenme süresini erteleyen ya da taksitlendiren anlaşmalar, zamanaşımı sürecini durdurabilir. Bu tür anlaşmalar, tarafların borç ilişkisine dair yeni bir düzenleme yapmaları anlamına gelir ve bu durum zamanaşımı sürecini etkiler.
Ayrıca, bazı olağanüstü durumlar veya hukuki engeller de zamanaşımı sürecini durdurabilir. Örneğin, doğal afetler, savaş hali veya taraflardan birinin hukuksal ehliyetinin kısıtlanması gibi durumlar, zamanaşımı sürecini geçici olarak durdurabilir.
Zamanaşımını durduran sebepler, alacaklıların haklarını korumak ve alacaklarını zamanında talep etme şansını artırmak için önemlidir. Bu sebepler, alacaklının alacağını tahsil etme sürecinde daha fazla zaman kazanmasını sağlar ve zamanaşımı sürecinin adil bir şekilde işlemesine yardımcı olur. Bu nedenle, alacaklıların ve borçluların, zamanaşımını durduran sebepleri ve bu sebeplerin hukuki sonuçlarını iyi anlamaları ve gerektiğinde profesyonel hukuki yardım almaları önemlidir.
Zamanaşımını durduran sebepler TBK madde 153'te yedi bent halinde sayılmıştır. Bu hallerde zamanaşımı süresi işlemeye başlamaz, işlemişse de durur. Buna göre:
-Velayet süresince, çocukların ana ve babalarından olan alacakları için,
-Vesayet süresince, vesayet altında bulunanların vasiden veya vesayet işlemleri sebebiyle,
-Devletten olan alacakları için,
-Evlilik devam ettiği sürece, eşlerin diğerinden olan alacakları için,
-Hizmet ilişkisi süresince, ev hizmetlilerinin onları çalıştıranlardan olan alacakları için,
-Borçlu, alacak üzerinde intifa hakkına sahip olduğu sürece,
-Alacağı, Türk mahkemelerinde ileri sürme imkânının bulunmadığı sürece,
-Alacaklı ve borçlu sıfatının aynı kişide birleşmesinde, birleşmenin ileride geçmişe etkili olarak ortadan kalkması durumunda, bu durumun ortaya çıkmasına kadar geçecek sürece zamanaşımı süresi işlemeye başlamaz işlemişse de durur.
Bu hallerin ortadan kalkması halinde ise süre işlemeye başlar veya durmadan önce işlemeye başlamış süre kaldığı yerden işlemeye devam eder. Örneğin ev hizmetlerine yardımcı çalışanın alacağı bakımından çalıştığı süre boyunca zamanaşımı süresi işlemezken, işten ayrıldığında süre işlemeye başlayacaktır.
Ankara avukatı, zamanaşımını durduran sebepler konusunda müvekkillerine hukuki danışmanlık sağlar. Bu sebepler, genellikle belirli bir eylemin veya davanın başlatılmasıyla ilgili yasal düzenlemeler veya durumlardır. Avukat, müvekkiline zamanaşımını durduran sebeplerin var olup olmadığını belirler ve süreçle ilgili yasal gereklilikleri açıklar.
Yukarıda değinilmiş olan hususlar genel hatları ile kaleme alınmış olup; her somut olay birbirinden farklı özellikler taşıyabileceğinden hak kaybına uğramamanız adına bir hukuk bürosu ile iletişime geçip profesyonel destek almanızı öneririz.